Kayıtlar

Ocak, 2011 tarihine ait yayınlar gösteriliyor
  Raşid el Gannuşi ile   Demokrasi, Siyaset ve Toplum Üzerine Bir Şöyleşi ( Birleşik Dağıtım tarafından yayınlanan "Raşid Gannuşi ile Söyleşiler" isimli kitaptan. ) İslâmî hareketlerin, ekonomik açıdan Liberalizmle buluştuklarını görüyoruz. Ancak siyasî yönden farklılaşıyorlar. Liberalizm, kimi zaman "Batı Demokrasisi," kimi zaman da "Parlamenter Demokrasi" ifadesiyle gündeme geliyor.. İslâmî hareketlerle Liberalizmin, tam olarak buluştuklarını söylemek mümkün değildir. Ekonomik Liberalizmin tek tanrısı, kârdır. Oysa bizim Rabb'imiz, Allah'tır. Tek tanrısı kâr olan Liberalizm için kâra ulaştıran her şey helâldir. Bu uğurda yalan söylemek, halkların kültürlerini yok etmek, kanlarını emmek birkaç seçkin aile için mübahtır. Bütün dünyada, bir kaç millet değil, bir kaç kartelin daha fazla zenginleşmesi için diğer halklar sömürülmektedir. Bu vahşi liberalizmin kurucu ve teorisyenleri, yine Batılı ekonomistlerdir. Dünya, bu liberalizmin hâkimiyeti
    Tunusla Başlayan Süreç: ONUR Devrimleri!             Tarih 29.01.2009 Davos. Gazze Oturumu. Recep Tayyib Erdoğan, Siyonist Rejimin Başı  Perez’e; “Siz insan öldürmeyi iyi bilirsiniz!” diyerek siyonist rejimin şiddete dayalı politiklalarını şert bir şekilde eleştirerek, mahkum etmiş, dinleyenlerede “sizde katilleri alkışlıyorsunuz” diyerek  oturumu  protesto ederek terk etmesinden hemen sonra özellikle Arap sokaklarında bayram heyecanı yaşanmış, Erdoğan ve Türkiye  hayranlığı tavan yapmıştı. Öyleki  Arap dünyasında o günlerde doğan çocuklara neredeyse tamamına Recep Tayyib Erdoğan ismi verilmişti. Erdoğan’ın İsrail karşıtı siyaseti o günden sonra ivme kazanarak devam etmiş, ipler; 31 Mayıs 2010 tarihinde uluslararsı sularda seyreden Mavi Marmara  gemisine siyonist rejim askerlerinin kanlı baskını ile kopma noktasına gelmişti. Bu olay ve akabinde siyonist rejimle yaşanan restleşmeler, özellikle  Ürdün, Mısır, Cezayir, Tunus,Fas, Körfez Ülkeleri, Arabistanda  despot ve isra
Kadim ülke Yemen'de neler oluyor M.Muhtar ŞANKİTİ Timetürk/03.01.2011 Yemen bugün, büyük bir yapısal ikilemin gölgesinde, çok sayıda siyasi ve iktisadi sorun ile boğuşmaktadır. Yemen hükümeti ile Husi hareketi arasındaki mücadele, Güneylilerin, Kuzeyde bulunan merkezi yönetimle çatışması, "El Kaide" örgütünün, Arap yarım adasında, Yemen’i kendisine yardım ve ikmal üssü edinmesi, bu sorunlardan sadece birkaç tanesidir. Bunlara, şimdi daha yeni iç tüketimin sınırını aşabilmiş Yemen petrolünün tükenme beklentisi ve ilk Arap başkenti olarak Sana’yı tehdit eden kronik su sıkıntısı da eklendi. Bu iç krizleri daha geniş bir çerçevede değerlendirdiğimiz zaman, Yemeni, Somali’den Afganistan’a kadar uzanan alevli coğrafik alanın kalbinde bulacağız ve bu iki ülkede hakim olan askeri kaos salgını, Yemen’e kolayca sıçrayabilir. Gün geçtikçe daha da katılaşıp tıkanan dar görüşlü askeri yönetimin temsil ettiği derin yapısal ikilem, bu sorunları daha da karmaşık ve çözülmesi zo
İslami Yönetim Anlayışı Tarihi Vasat,İlkeler, Temenniler  Atilla Morçol   Vahiy ve Rasulullah’ın dilinde; Devlet ve Siyaset İslam'ın yönetim anlayışına  getirdiği ilkelerin başında adalet gelir. Adalet,eşitlik (kıst) ,özgürlük konusunda İslamın gösterdiği hassasiyet; yönetimlerin   meşruiyetleri açısından bir göstergedir. Adalet ve kıst  ne anlama geliyor? Yöneticilerin halka karşı uygulamada muhayyer olduğu bir ilkemidir? Akide ile bir irtibatı varmıdır? Adalet Allah’ın ve mü’minlerin esmaından ve vasıflarındandır. Zulum mü’minin vasfı olamayacağı gibi insan menşeili siyasi otoritenin de siyaseti/ameli  olamaz. İslam Adalet, eşitlik (Kıst)  sevgi ve merhamet (Hikmet) temelli bir yönetim dilemektedir. İslam Devleti;despot,zora başvuran, ceberut bir devlet olamaz. Zira İslam barış demek, sevgi  ve selamet demektir. Dinde zorlamanın olmadığı  bir Dinin devleti, vatandaşlarına nasıl siyasetini dikte edebilir, istibdat uygulayabilir?. Allah bireyi baskı ve zorla