Kayıtlar

Kasım, 2011 tarihine ait yayınlar gösteriliyor
"O nedenle Fravunizm yani despotizm zulüm kavramı içinde değerlendirilmiş, tuğyan, istikbar, müstağni, zorba olarak olumsuzlanmıştır. Ademevladı; şeytanın la aldatmasına karşı uyanık olma yükümlülüğü kadar despot/fravunist rejimlerin tasallutuna karşı çıkmaklada yükümlüdür. Zira tüm despotik totaliteryen sistemler rengi ne olursa olsun şeytanidir. Allah zulmedenleri değil adalet sahibi olanları sever." B   İ   R   H   A   S   B   İ   H   A   L/İstanbul;29.11.2011 Bir Akıl Tutulmasının Ortaya Çıkarttığı Gerçek Başbakan Erdoğan’ın “Dersim”  atağı chp yi tam ortasından çatlattı. Bu fay hattı ileriki günlerde bu partide 10 şiddetinde bir depreme neden olacak bir potansiyel taşımaktadır. 12 Kasım 2009 da Meclis oturumunda hükümetin  “analar ağlamasın: Kürt açılımı” çözümüne kürsüden eleştirel  bir konuşma ile karşı çıkan CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen;  bir anlık akıl tutulması ile; “Kurtuluş Savaşı’nda, Şeyh Sait isyanında, Dersim isyanında, K
Resim
'Atatürk vurun' dedi Dersim'i vurduk!' Atatürk Dersim'den habersizdi diyenleri Celal Bayar'ın 25 yıllık avukatı Cindoruk yalanladı. 'Dersim Cumhuriyet'in zorbalığıdır' diyen Cindoruk, 'Hükümetler gelip geçicidir. Hukuken mühim olan Meclis'in kolektif özrü' görüşünde. 28 Kasım 2011 Pazartesi - 09:53 NİYE Hüsamettin Cindoruk uzun yıllar Celal Bayar’ın avukatlığını yapmıştı. Dersim katliamı sırasında başbakan olan Bayar’la Cindoruk’un bu konu hakkında neler konuştuğunu, Bayar’ın Dersim’le ilgili fikrini öğrenmek için kapısını çaldım. Elbette sohbetimiz Dersim’le sınırlı kalmadı. Açılacak olan 28 Şubat soruşturmasıyla ilgili fikirlerini ve geçen hafta ziyaret ettiği Silivri Mahkemesi’nde gördüklerini de anlattı. 1936’da Celal Bayar’ın Dersim’le ilgili hazırladığı rapor en az İnönü’nünkü kadar sert. Bayar, Dersim katliamıyla ilgili ne düşünüyordu? Ben Bayar’ın son 25 yılınd
"Her şey; Biriktirme, tüketim, lük ve sefahat için olmaya başlayınca kokuşma ve sapkınlıkla başlamış demektir. Bu durum; Müstağniliğin, Allah’a güvensizliğin, ahret yurduna ve cennet nimetlerine burun kıvırmanın tezahürüdür. Sadaka kavramının sadakatten gelmesi bu açıdan manidardır. Allah’a yönelmek yerine;servete,mal ve mülke,güç ve şatafata meyletmek ( meyl edilen “malın”; meylden gelmesi bu açıdan düşündürücüdür.) tamda Mekke oligarşisinin ahlakıdır. Onlar Allah’tan yüz çevirdiler,güce,paraya,servete ve şehvete yöneldiler. Allah boşuna uyarmıyor; insanın mala karşı tutkulu olunduğunu." İran’daki “iftira fabrikası”nın  Geldiği Son Nokta! Çok yazık, iftira ve karalamanın İslam dininde günah olduğunu bilmeyen yoktur. Hatta iftiranın, tabii ahlak açısından insanlığın olduğu her yerde çirkin sayıldığı bir gerçektir. Gelin görün ki İran’da muhaliflere “iftira” bir ahlak haline gelmiştir
B İ R H A S B İ H A L Konya;09.11.2011  " Zulüm büyük günahtır. Şirkse büyük bir zulümdür. Allah’a eş koşmak ve Rablik iddiası halkın seçen, denetleyen ve azleden bir yönetim şeklinden ziyade halkın fikrinin dahi alınmadığı despotik, totaliteryen yönetimlere has bir özelliktir. Tarihte de bu günde bu böyledir. Peygamber gibi bir yönetici bulamayacağımıza göre; halka denetleyebileceği, sorgulayabileceği ve azledebileceği bir sisteme sahip olma hakkını vermek gerekir. Halkı yönetecek olanlar halk tarafından, halkın özgür iradesiyle seçilmelidir. Seçilenler halk tarafından denetlenmeli, icraatları yargı ve parlemento denetimine tabi olmalıdır. Halkın denetiminin muhalefetle olacağı açıktır. Muhalefetsiz bir yönetim despotizme kayacağı muhakkaktır. Dezpotizm ise büyük bir zulümdür. Ve Halka ait  olanın gasp edilmesidir." Hayatı Projeler Üzerinden Anlamaya Çalışmanın Dayanılmaz Hafifliği! Amerika’da Bush’un iktidara gelmesiyle birlikte sağcı neo conların dünya he
Face’de Kürt Sorunu Üzerine;  Söylenenler ve Söylenemeyenler 09.11.2011  " Rüştü’nünde Yakub’unda “İslamcı” bir yönünün olduğu anlaşılmaktadır. Lakin kendilerini İslam ve İslamcılıktan ziyade “Pkk” ideolojisiyle özdeşleştirdikleri anlaşılmaktadır. Karşımıza çıkınca İslamcı jargondan da vaz geçemediklerini hatırlatırcasına din,imandan bahsedebiliyorlar. Oysa özgürlük savaşçısı,masum Apo kardeşlerinin yanında dinden imandan bahsedecek olsalar başlarına nelerin geleceğini çok iyi bildikleri halde." Rüştü Hacıoğlu Bugün bayram dolayısıyla kayınbabamlardayken Muğlalı paşa meselesi açıldı. Kışladan adının silinmiş olmasına sevindiğini söyleyip, işin aslını sorunca bildiklerimi anlattım,çok şaşırdılar...Hatta dedim bu 33 insanın katliyle ilgili Ahmed Arifin "33 Kurşun" şiiri var; "...vakitlerden bir sabah namazında..." dememle boğazım düğümlendi, sustum, ağlayayazdım...Bayramınız mübarek olsun... Atilla Morçol Bayramınızı tebrik ederim. Türki