Kayıtlar

Nisan, 2010 tarihine ait yayınlar gösteriliyor
Resim
Müslümanlar Olarak; İttihatçı Zorbaların   Suç ve Yasadışı Eylemlerini  Savunmak Zorunda Değiliz! “Yaşanan acıların müsebbibi olanları atalarımız olarak kabul edip savunmak bize onur getirmez. Abdülhamit ve İTC'nin ileri gelenlerinin ve bunlara bağlı kadroların, çetelerin ve çapulcuların eylemlerini sahiplenmek ve savunmak insani ve ahlaki bir tavır değildir.” 24 Nisan nedeniyle yeniden yoğun bir şekilde tartışılan Ermeni mezalimi çerçevesinde Zaman gazetesinde bir yorum kaleme alan emekli askerî hakim  Ümit Kardaş , hakikatle yüzleşmenin özgürleşmek demek olduğuna dikkat çekerek İttihat Terakki mensubu çetelerin eylemlerine sahip çıkmanın insani olmadığına vurgu yapıyor. Gerek Abdülhamid döneminde gerekse İttihat Terakki iktidarında Ermeni halkına yaşatılan mezalimi ve tehciri aktaran Kardaş, "soykırım" ifadesi ile ilgili tartışmalara da değiniyor. Türkiye'ye kompleks ve kaygılarından kurtaracak önerileri de var Kardaş'ın. İttihatçıların Eylemler
Resim
Mir Hüseyin Musevi: İslam bu değil     YDH- İran’ın cumhurbaşkanı adaylarından Mir Hüseyin Musevi, savaş gazileriyle buluşmasında yaptığı konuşmada ülkesinde din adına ortaya konan keyfi uygulamaların dine zarar verdiğini söyledi. 26/04/2010    YDH- İran’ın cumhurbaşkanı adaylarından Mir Hüseyin Musevi, savaş gazileriyle buluşmasında yaptığı konuşmada ülkesinde din adına ortaya konan keyfi uygulamaların dine zarar verdiğini söyledi. Mir Hüseyin Musevi, savaş gazilerine hitaben “Sizler, değerlere sahip kişilersiniz, ülkenin sorunlarının çözümü için yüreği yanan insanlarsınız ne mevki ve makam peşindesiniz ne de mevcut durumu kişisel çıkarlarınız için kullanmak istiyorsunuz. Bu yüzden sizin sözleriniz ve görüşleriniz önemlidir. Devrimci köklere sahipsiniz, İslam Devriminin müjdelediği manevi ve nurani atmosferi özlüyorsunuz ve bu havayı oluşturmanın arzusundasınız” diye başladığı konuşmasının önemli gördüğümüz bölümlerini yayımlıyoruz. Devrim halkın inançları
Resim
Time Türk’ten Sayın Dilaver Demirağ,1915 Olayları’ında Ermeni Çeteler ile   İttihatçılar tarafından acımasızca kullanılan ‘Kitle İmha Silahına’ değinerek,Ulus Devlet İdeolojisinin elinde bu silahın Türk Köylüsünü ve Ermeni Köylüsünü nasıl katlettiğini çarpıcı bir şekilde anlatmaktadır. Büyük felaket ve Müslüman vicdanı (1) Dilaver Demirağ Time Türk; Salı, 23.03.2010 - 09:44 Taraf Gazetesi ABD temsilciler meclisinde dışişleri alt komitesinde 1915’de yaşanan etnik temizlik nedeni ile Ermeni Diasporası’nın soykırım iddialarının kabulü yönünde oy kullanılmasına ilişkin “soykırım mevsimi açıldı” başlığını kullanmıştı. Bence başlık cuk oturmuş. Çünkü bu mesele gerçek bir insanlık trajedisi yaşamış Ermenilerin acılarını hafifletmek, onların uğradığı haksızlıklarının giderilmesini sağlamaktan çok, siyasi hesaplarla dönemsel olarak batılı devletlerin gündeme aldığı bir konu. Dikkat Ettiyseniz başlıkta ne soykırım ne katliam, ne de başka bir ibare kullanmadım, doğrudan, Ermeni
Adam Olabilmek;Asalet ve Risalet Meselesidir.                  Adamlar vardır; en zor zamanda  yapması gereken eylemi yapma iradesini göstermiş ve fiiliyata geçirmiştir. Bilal ra gibi. Yasir Ailesi gibi. Huseyin ra gibi. “Yapmam gerekiyordu,Yaptım!” diyebilmek “el İnsan” olabilmektir. Özgürleşip Rabbe yönelmektir. Adam olabilmektir. “Hayır” denmesi gereken zamanda ve mekanda; ” Bu yaptığınız zulümdür. Vicdanınız yokmu? Utanma duygunuz nerede?”  diyebilmek, Adam olmanın bir gereğidir. Allah el İnsan olmayı murad etmektedir.İnsani Asalet budur.Ademi'in varisi olabilme liyakatine sahip olmaktır. Adem'in evladı olma becerisini gösterebilmektir. Zor zamanda ve  çetrefil  bir mekanda hikmetle, Şahitlik görevini yapabilmektir İnsan olmak.İnsanın asaleti buradan gelmektedir. İbadetler bunun içindir. El İnsan olabilmek içindir.Risalet meselesidir.Rasullerin Yolundan gidebilme cesaretini ve liyakatını gösterebilme meselesidir. Zalim,hayasız,haddini bilmez, pervasız karşısında susmak,la
Zaman   Çeçenlerin   özgür olma zamanıdır Timetürk; Pazartesi 12.04.2010 - 15:38 Eric S. Margolis* Rusya’nın Kafkas dağlarında yaşayan ateşin Çeçen aşiretleri hakkında söylenen bir söz vardır: “Çeçenler asla mağlup edilemez, sadece öldürülürler.” Çeçenler, Rusya’nın güçlü bir rakibidir. Adı cani olarak bilinen Rus mafyası bile Çeçenlerden korkar ve bu korkması için iyi bir sebeptir. Geçtiğimiz yıl, Başbakan Vladimir Putin, Rusya’nın denetimindeki Kuzey Kafkaslar’da direnişin yok edildiğini, gururla ilan etti. Bölge pasifize edildi. Çeçen intihar bombacıları Putin’in açıklamasını şaşırtarak, geçen hafta 39 ölü ve 70’in üzerinde yaralıyla Moskova metrosunu vurdu. Çeçen intihar bombacıları, Dağıstan’da çoğunluğu polis 12 kişiyi öldürdü. Komşu Dağıstan’da daha fazla sayıda saldırı vardı. Kuzey Kafkasya tekrar kaynamaya başladı. Saldırılar, Rusları çalkaladı ve geriye, Kremlin’in derin utancı ve öfkesi kaldı. İki “kara dul”- Rusya’nın “İslâmcı teröristler” veya “çeteler” olarak

Kürtlerle Dans

Tek Taraflı Bir Savaş;AVR [1] nin Kürtlerle Dansı! Geçtiğimiz hafta içinde Hakkari’nin Çukurca İlçesi’nde 27 Mayıs 2009’da şehit olan 7 askerle ilgili Van Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcılığı Vekilliği tarafından yürütülen soruşturma ile ilgili Van Cumhuriyet Başsavcılığı yazılı bir açıklama yapıldı. Türkiye'yi yasa boğan olaydan sonra mayının terör örgütü PKK tarafından yerleştirildiği açıklanmıştı. Genelkurmay Başkanlığı'nın düzenlediği basın bilgilendirme toplantısında da teröristlerin Irak'ın kuzeyinden sızdığı belirtilmişti. Ancak bir süre sonra komutanlara ait olduğu iddia edilen bir ses kaydı internet sitelerine düşmüştü. Ses kaydında mayınların komutanın emriyle döşendiği iddiasına yer veriliyordu. Bunun üzerine şehit ailelerinin savcılığa suç duyurusu üzerine soruşturma başlatılmıştı.Ses kaydında  mayınları bizzat döşediğini söyleyen subayla komutanı arasındaki konuşma her şeyi ortaya koyuyordu. Birinci telefon görüşmesinde Tuğgeneral Zeki Es, mayınları bizzat ken