ŞAM FİTNESİ MÜFLİSLER;HEBA OLANLAR; DÜŞENLER VE DİRENENLER!



ŞAM FİTNESİ
MÜFLİSLER;HEBA OLANLAR; DÜŞENLER
VE DİRENENLER!


Atilla Morçol

Konya/25.05.2013


Suriye musibeti asırlardır birikerek gelen bir çürümüşlüğü artık gizlenemez kılarak açığa çıkartmıştır. Faturası çok ağırda olsa,mezhepçiliğin geçmişte de bu günde ne denli bir fitne unsuru olduğu aşikar olmuştur.

           Buna rağmen Allahın Kitabını mektep ve meşreplerine alet edenler,ağlanacak ,utanılacak hallerine  bakmadan;

            Hızbullah şu kadar kayıp verdi,Selefi Nusrat’ı Kusayrdan çıkarttık!Angutluğu ile güya bir şeyler yaptıklarını zannediyorlar.Bir ülkeyi, nesli mahfettiler!Bunun bir benzerini Amerika Hiroşimada yaptı.Peşinden de adam gibi tüm Japonyayı yeniden inşaa etti.

Ayni Allah’a inanmanın ve ayni Allah’a  kulluk etmenin hiç hatırı yok değil mi?Ayni Kur’ana iman ediyor ve okuyorken git Esed’le Baas rejimiyle ölümüne müttefik ol!Bahreyn’de muhalifleri destekle ama Suriye’de rejim karşıtlarını terörist diye yaftala!Üstüne üstlük  Esed’i kahraman,Şebbialarını “şehit” ilan et!

Ya öldürdüğü Baascının ciğerlerini söküp yiyen ağzı kanlı vahşiye ne demeli? Bu da neo selefi sapkınlığı! Cihat ama her yol ve yöntem mübah! Şii yada sufi,Camiide yada tekkede patlat gitsin!Yüzlercesi,çocuk,kadın,ihtiyar çok önemi yok! Önemli olan cihat!

Zavallı Suriye Halkının; kurtarıcısı da bir cins, düşmanı da bir başka cins.Ne yapsın,iki milyon insan yerini yurdunu terk etti,mülteci durumuna düştü.

Baas rejimine karşı silahlanmak büyük hataydı.Şebbialar ve keskin nişancılar her gün üç beş masumu sırf sivil itaatsizlik yaptı diye öldürmeye devam edecekti. Nasrallah ve patronu İran “yalan,suriyede hiçbir şey yok,emperyalist ülkelerin ve basının propagandası!” demeğe devam etsindi.Ne ölümler bu denli artardı nede milyonlar mülteci durumuna düşerdi.Dedik ya kurtarıcılarda bir cins;her yerde olduğu gibi!

Mazlum halklar neler çekti bu sahte kurtarıcılar elinden neler?!Bu cinsler Kurtarmak için değil Efendi olmak için kurtarıcı rolüne girdikleri anlaşıldığında iş işten geçmiş olmakta.Tıpkı Afganistanda olduğu gibi.

            İşgalci İsrail göbek atıyordur şimdi. İsrail ordusunun korkulu rüyası Hızbullah Askerleri, Esed’in taşeronu olarak Suriye Halkıyla savaşıyor. Büyük kayıplar verdiği de gelen haberler arasında. Çok yazık!

            Sizin gibi düşmanı olsun İsrailin!Sırtı yere gelmez emin olun!

Otuz yıldır Esed’in kıçını yalayıb duracağınıza bir darbeyle al aşağı etmeyi beceremezseniz,Baas rejimi sizi kendine taşeron yapar! Daha doğrusu Allah Hamaney’in,Nasrallah’ın Esed’in kalplerini biribirine benzetir.Artık birlikte düşüp kalkarlar,içip,yerler,biri birlerini dost ve veli edinirler.Körle yatan şaşı kalkar,itle yatan bitle kalkarmış.İşte sonuç ortadadır.

Müslümanların bu hali; İsrail için Amerika’dan daha büyük bir teminattır.

Hem biri birleri ile çatışarak İsrail’in ekmeğine yağ/bal sürmekteler, hem de şiddet ve terörle İsrail’in varlığına meşruiyet kazandırmaktalar.

Bölgedeki tüm despot yapılar; İran, Suudiler, Arap Emirlikleri, Sudan, Irak ve diğerlerinin insan onuru ile bağdaşmayan karanlık rejimleri; İsrail’in Apartheit rejimine örtü ve sütre oluyor.Göremiyorlar.Çünkü gözlerinde cahili asabiyet bandı var.

Suriyedeki Baas rejimi olsun,Kaddafi Rejimi,Hüsnü Mübarek rejimi  olsun tüm dünyaya  50 yıl kafalardan silinmeyecek şu imajı yerleştirdiler;Ortadoğu müslüman halkların biricik sorunu başlarındaki rejimleridir.Onların insanlık dışı icraatlarının yanında İsrail yunmuş yıkanmıştır.

Düşünmeyen, akletmeyen, taklitçi, sığ düşünceli, hamaset ve bidat/hurafe ehli!
Ne siyaset üretebiliyor ne Hakkın şahitliğini yapabiliyor, ne de insanlığa şahitlik edebiliyor.

            İran ve Hızbullah adım adım Taliban İktidarının siyaset bilmezliğini,sakilliğini yaşıyor.Aptalca ve inatla  zulüm çukuruna yuvarlanıyor.

            Ne oldum delisi gibi sağa sola saldıran,tehditler savuran hatta İrana’a topyekün bir savaşı bile dillendiren Taliban iktidarının, Amerikan bombardımanında tarumar olup ırzını,ehlini bırakıp dağlara çekildiği çok çabuk unutuldu.

            Düşmanla mücadelenin de bir adabı,ahlakı,siyaseti vardır!Direnişi de pespaye bir konuma ittiniz,Müminlerde İslamı davete yüz bırakmadınız! Baas rejimi gibi bir kan içici zalimle koalisyon yaparak 100 bin kişinin kanına girenlerin “İslamını” kim ne yapsın?Hiç mi akletmiyorsunuz?

            İsrail karşıtlığında “her yol mubahtır!” anlayışı ya da artık İran’ın ve Nasrallahın marifetiyle itici gelmeğe başlayan “Direnişi”; Fetişleştirerek, Allahın yardımını ummak dini, İslamı bilmemekten başka nedir?

            Allah;zalimlere meyledenleri,zalimlerle işbirliği yapanları,katliamlarla nesli ve ekini yok eden azgın nankörleri sevmez ve yardım etmez! Bilakis onların payına ateş düşer.Ne kadar az düşünüyorsunuz böyle!

            Allahın emir, yasak ve ilkelerini; savaşta,barışta,siyasette,ticarette gözetmeyenlere;Ahdim zalimlere erişmez buyuran Rabbi de Dininide hafife almaktır bu! Siz başkalarına hakkı tavsiye ederken kendinizi unutuyorsunuz öylemi? Sonra da Allah’ın yardımını umuyorsunuz!Olacak iş değil!

            Suriye’de İsrail kazanıyor, zavallı mezhepçiler biri birini boğazlıyor, Suriye’nin mazlum halkı kaybediyor. Ama asıl kaybedenler Nasrallah ve İran despotizmi olacaktır. Bu zulüm Hızbullah içindeki muhalefeti patlatacak,İran despotizmi kötü yönetimin,çirkin siyasetin altında kalacaktır. Zira bu kadar yanlışı ve zulmü; hiçbir yapı uzun süre çekemez ve taşıyamaz!
             Sen Bahreyn’de dış müdahaleye karşı çık; gel Suriye’de misli görülmemiş bir diktatörlüğe destek amacıyla askeri müdahalede bulun!

             Allah'a rağmen(!) siyaset yapan bağnaz mezhepçilerin,ehli hurafenin; İslama ve Müslümanlara vereceği hiçbir şeyin olmadığı görülüyor.Gerek Şii ve gerekse sünni Hurafe bataklığından ancak Suriye’deki Kaos çıkar.Nitekim Suriye faciası bu ümmete akılsız dostların  çıkarttığı yüz kızartıcı bir faturadır. Bu kadar insanlıktan nasibini almamış eylemler tüm insanlığın önünde yüzümüzü karartıyor.

            Ufuksuz,hikmetsiz,cahil mukallidlerden ne kendilerine hayır gelir nede başkalarına!Suriyedeki taraflar bunun örneğidir.
Evet Şam Fitnesi dünde Fitneydi Yeşil Sarayda  bu günde Fitnedir Direniş  adı altında! O günde aldattı aldatan nicelerini bu günde aldatıyor aldatan nicelerini!

            Gelin hep beraber Sürei Asr üzerinde tefekkür ve dedepbür edelim;ateş üzerimize yazılmadan/defter kapanmadan,kimler nasıl hata etmiş biz nasıl korunuruz,ayağımız kaymaz, nerede hata ettik diye bir özeleştiri yapalım,gözeten ve koruyan rahmanurrahıym olan Rabbimize sığınalım.



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bangladeş Dosyası