Yazarlar - ALİ BULAÇ - TÜSİAD ile MÜSİAD'ın izdivacı (2)

Yazarlar - ALİ BULAÇ - TÜSİAD ile MÜSİAD'ın izdivacı (2)

Tarihî kanun şudur: Nasıl düşünürseniz öyle yaşarsınız, nasıl yaşarsanız öyle düşünmeye başlarsınız. Düşüncenin temelinde salt güç, zenginlik ve (bireysel) özgürlük olunca, sizin varacağınız yer bu işin ilk orijinal nüshasını ortaya koyanların yaşama tarzını, kültürünü, tüketim alışkanlıklarını ve beğenilerini iktibas etmeniz olacaktır. Sizi teselli edecek -aslında yanıltacak- yegane şey, geleneksel formunuzu muhafazakârca koruduğunuza ilişkin kendinize yaptığınız telkindir ki, sırf bu yüzden II. Abdülhamid'in modernleşme projesi -ki bu Turgut Özal ile yeniden dirilmişti- II. Mahmut ve Mustafa Kemal'in modernleşme projesinden daha daha yanlış, hatta zehirleyicidir.

TÜSİAD zengin, adaletsiz ve güç temerküzünün timsali Roma ise, MÜSİAD çevrenin dışlanmış, kızgın ve ötekileştirilmiş mağdur ve mazlumlarıdır. Anlattığım süreç mağdurlar adına mücadele edenleri dönüştürüyor, başkalaştırıyor. MÜSİAD'ın niçin TÜSİAD'laştığını şu üç noktada özetliyorum:

1) İki örgüt arasında iktisadi politikalara yön veren zihniyet benzerliği. Farklı form ve argümanlarla iki örgüt de "bölüşüm"ü değil, "büyüme"yi temel alıyorlar ki, büyüme devlet müdahalesinin asgariye indirildiği serbest piyasa ile mümkündür. Bu konseptin "adil piyasa" kaygısı yoktur. 2) Mevcut imkânlar çerçevesinde üretim yapısıyla ilgili iki örgütün de yaklaşımı aynıdır. Bu üretim yapısı "meşru ve sınırlı ihtiyaçları" değil, "nefsin sınırsız arzuları"nı tahrik etmeyi öngörüyor.

3) iki örgüt mensuplarının -hiç değilse önemli bir bölümünün- tüketim ve harcama alışkanlıkları hızla birbirine benzeşiyor ve bu en yetkili ağızlardan savunuluyor. Bu ise İslamiyet'in yasakladığı "tekasür ve tefahur"a dayalı bir hayat tarzı olup "tevazu, kanaat ve infak"ı ya sistemin dışına atıyor veya marjinalleştiriyor.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bangladeş Dosyası