İslami finansı anlamak
İslami finansla seküler finans arasındaki farklar.


Frank Vogel, Dünya Bülteni Pazartesi, 09 Ağustos 2010

Elena Kagan hakkında düzenlenen onay oturumları sırasında muhafazakarlar Kagan’ı ABD’de katı, Taliban tarzı İslam hukukunun dayatılmasına sempati duymakla suçlamışlardı. Bunun nedeni, Kagan’ın dekan olduğu dönemde Harvard Üniversitesi’nde İslami finans programının açılmasıydı.

Frank Vogel, Katar İş Konseyi ve Kuzey Amerika Arap Bankacılar Derneği’nin George Washington Üniversitesi Hukuk Okulu’nda düzenledikleri forumda bu programın açılmasınaa yardım eden İslam hukuku uzmanıdır. Vogel, söz konusu olan İslami finans olduğunda, Amerikalıların üzülmeleri için bir neden yok diyor.

Şeriat’a uygun finans nedir?

Frank Vogel: İslami finans, finansı ticaret, yatırım ve mülkiyete ilişkin geleneksel İslam hukukuna riayet ederek icra ediyor.

İslami finans nereden geliyor?

Müslümanlar 1950’lerde modern finansla nasıl ilişki kuracaklarını düşünüyorlardı. Finansla ilgili olarak İslam hukukunun neleri gerektirdiği hakkında bir dizi teori oluştu. İlhamı daha ziyâde Kuran’daki faiz yasağından almışlardır.

Seküler finanstan ne gibi farklılıklar taşıyor?

Örneğin faiz hesaplamaz. Bazı hassaten riskli ve spekülatif işlemlere bulaşamazlar. Aslında uzun bir liste var. Mesela faiz ve aşırı risk almak gibi temel yasaklardan türemiş borçları satmak yoktur. Belirli kurallardan dolayı işlemleri biraz farklı yollardan tasarlamaları gerekiyor.

Mesela, mal satın almak için borç para almak yerine, mal banka tarafından satın alınır ve müşteriye satılır. Böylelikle banka işlemin tek safhasında sahip olarak yerini alır. İslami bakış açısından bu işlem hukuka uygun olur. Bankanın müşteriye borç vermesine, faiz unsuru taşıyan bir kredidir bu, izin verilmez. Bu yüzden, finansman elde etmek için bir miktar farklı güzergâh izlenir ve bu güzergâh tipik olarak bir noktada malın sahipliğini içerir.

George Washington Üniversitesi gibi batılı kurumların İslami finans eğitimi vermesi niçin önemlidir?

İslami finans, dünyanın çeşitli kesimlerinde aşırı önem kazanmaya başladı. Ekonomileri şekillendiriyor. İslami finans, Güneydoğu Asya’da, Körfez bölgesinde ve genel olarak Arap dünyasında finans endüstrisinin en hızlı gelişen parçasıdır. İslami bankalar her yerde, İngiltere’de Fransa’da ve Almanya’da büyüyor. Doğrusu, Avrupa bu bakımdan Amerika’nın ilerisindedir. ABD’de çok az kıpırdanma var. Finans alanında çok kazançlı bir iş koludur ve hızla büyüyor. Çok sayıda insan katılmak istiyor.

Gayri müslim bir Amerikalı veya öğrenci, İslami finansı öğrenmeyi niçin istesin?

Bir gün gelir yurtdışında iş veya yatırım geliştirmekle ilgilenen bir Amerikan şirketine danışmanlık yapabilir, yabancı taraf, iş veya yatırımın Şeriat’a uygun, İslam’a uygun bankalarca finanse edilmesini isteyebilir. Bu yüzden, İslam’a uygun yatırımın ne olduğu hakkında bir fikri olması gerekir. Bilhassa da Körfez’de çalışacaksınız, islami finans hakkında birşeyler bilmek zorundasınız.

İslami finans, seküler finansla bağdaşır mı?

Bütünüyle. Aslında bugünlerde İslami finansa getirilen eleştirilerden biri de seküler finansa çok benziyor oluşudur. Çoğu finans işlemi, yapılandırmada birkaç değişiklik ve ufak tefek farklılıklarla Şeriat’a uygun olabilir Geleneksel finansa gitgide daha da yakınlaşıyor.

Amerika, İslami finans şirketleriyle alâkadar olmak için mâli kanunlarda değişiklik yapmak zorunda mı?

Hayır. Şu an Amerika’da çalışan ve Şeriat’a uygun pek çok şirket var. Finans’ın pek çok sahası İslami ilkelere zaten uygundur. Güçlüğün söz konusu olduğu çok az alan var. Örneğin, Amerika’da bankacılık yapmak için mevduat sigortası şartı var. İslami bakımdan, mevduat sigortası düzenlemek zordur.

Pek çok gayri müslimin, Şeriat’a uygun yatırıma yöneldiğinden bahsettiniz. O insanların ilgi duymasının nedeni nedir?

İnsanlar ilgi duyuyorlar çünkü evvela bu fonlara yapılan yatırımın geri dönüşü iyi. İkincisi, işin sosyal yatırım kısmından dolayı sanırım. İslami fonlar alkole, kumara, silaha, bir dizi itiraz listesine yatırılamaz. Bundan dolayı da sosyal yatırım aracı olarak sınıflandırılmaktadırlar.

Daha önceleri, İslami finans şirketlerinin mâli kriz sırasında daha az sıkıntı yaşadığını söylemiştiniz.

Evet, İslam hukuku katı bir şekilde uygulandığında, İslami bankaların türevlere, spekülatif işlemlere, borcun menkulleştirilmesine, kredi temerrüt swap sözleşmelerine bulaşması imkansızdır; tüm bunlar, İslami bankalar için mümkün değildir. Bu yönde bazı uygulamalar başladıysa da çok ileri gitmedi. Dolayısıyla İslami bankalar, temelde, bankacılığı halen hayli muhafazakar şekilde icra etmektedirler ve krizden nispeten yarasız beresiz çıkmışlardır.

İslam’a uygun bir banka ABD’de faaliyette bulunabilir mi?

Evet. Ama henüz bir banka olarak değil. Bunu daha önce ele almıştık ve görünüşe göre ABD’de henüz İslami bankalar yok. Sanırım sorun mevduat sigortasından kaynaklanıyor - Federal Deposit Insurance Corporation’da [Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu] sigorta mecburiyetinden dolayı. Fakat ABD’de hem mevduat hem de yatırım sahasında, sürmekte olan pek çok bankacılık faaliyeti var; ayrıca bankacılık dışı veya yatırım şirketi faaliyetleri de var. Dolayısıyla da pek çok İslami finans faaliyeti yapılıyor.
İslami, Şeriat’a uygun finans programı kurarak, İslamın ABD’yi ele geçirmesini kolaylaştırmayı mı amaçlıyorsunuz?

(Gülüşmeler) Hayır. Terörizm kaygısı besliyorsanız, İslami finans, İslam dünyası ile yakın ilişki kurmanın en uygun yollarından biridir. Ekonomik bağları güçlendirir; İslam dünyasında batı eğilimli kişiler tarafından ileri sürülmüştür; onları batı finans sitemine yaklaştırmaktadır. Batı nokta-i nazarından, pek çok bakımdan fazlasıyla lehtedir. Terörizmle arasında dünyalar kadar fark vardır.

Size niçin inanalım?

Bu meselede bir menfaatim yok! (gülüşmeler). İslami finans uygulayıcısı değilim; mâli ya da şahsi hiçbir çıkarım yok. İslam hukuku öğrencisiyim sadece ve İslam hukukunun erdemlerini büyük ölçüde görebiliyorum. Ve bu, İslam hukukunun hassaten yerinde bir gelişimidir. İslam hukukunun bugünün dünyasına başarıyla uygulanmasına rehberlik etmektedir. Geliştiğinde, modern dünyaya daha iyi intibak ettiğinde, benzer gelişmelerin aile, aile hukuku, uluslararası hukuk, insan hakları ve benzer alanlarda da yaşanmasını ümit edebiliriz.

Kaynak: The American Prospect

Dünya Bülteni için çeviren: Ertuğrul Aydın

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bangladeş Dosyası